Sınır ötesi stablecoin akışları, Bitcoin ve Ethereum’un seviyelerini aşarak 2025 yılında yeni zirvelere ulaşıyor. Bu durum, Uluslararası Para Fonu’ndan (IMF) sert bir uyarı gelmesine neden oldu.
Fon, dijital dolarların patlayıcı bir şekilde artmasının, para birimi değişimini hızlandırabileceğini, sermaye akışlarını bozabileceğini ve gelişen piyasa finansal sistemlerini zorlayabileceğini belirtiyor.
IMF: Stablecoin Akışları Rekor Seviyede, Bitcoin ve Ether’i Geride Bıraktı
IMF’nin en son stablecoin raporunda, piyasanın hızla büyüdüğü, toplam ihracın 300 milyar doları aştığı ve tüm kripto varlıkların yaklaşık %7’sini temsil ettiği gösteriliyor.
SponsoredTether (USDT) ve USD Coin (USDC) bu alanın %90’ından fazlasını kontrol ediyor. Mevcut blockchain verilerine göre, USDT’nin dolaşımdaki arzı 185,5 milyar dolar, USDC’nin ise 77,6 milyar dolar seviyesinde.
2025 yılına damga vuran şey, bu akışların hızlı yükselişi ve değişken doğası oldu. Bir zamanlar Bitcoin ve Ethereum sınır ötesi kripto işlemlerine hakimken, artık stablecoin’ler ön sıraya geçti.
IMF, stablecoin akışlarının yerel kripto varlıklardan daha hızlı genişlediğini ve bu yıl farkın daha da açıldığını belirtti. USDT ve USDC’nin trading hacmi 2024 yılında 23 trilyon dolara ulaştı ve bu yıllık %90’lık bir artışa işaret ediyor.
IMF’nin son değerlendirmesi, stablecoin’lerin artık niş bir yerleşim aracı olmadığını, küresel kripto faaliyetlerinin baskın itici gücü olduğunu gösteriyor.
Son iki yılda, bu iki büyük stablecoin’in toplam dolaşımı üç katından fazla artarak yaklaşık 260 milyar dolara ulaştı. 2024 yılında yaklaşık 23 trilyon dolarlık işlem hacmi sağladılar.
Fon şu notu düştü: ‘Stablecoin’lerin sınır ötesi doğası, havale ve ödemeleri basitleştirebilir ancak aynı zamanda gelişen piyasalardaki para politikası ve finansal istikrarı zorlaştırabilir. Yeni bir IMF raporu, bu zorlukları ve fırsatları inceliyor.’
Bu, hem yararlılıklarını hem de düzenleyicilere sundukları zorlukları vurguluyor. ABD ve Avrupa büyük trading merkezleri olmaya devam ederken, Asya şu anda stablecoin kullanımında lider konumda. Afrika, Latin Amerika ve Orta Doğu ise kendi GSYİH’lerine oranla en hızlı büyümeyi gösteriyor.
Sponsored SponsoredIMF, açık bir modele işaret ediyor: yüksek enflasyon ya da sermaye kontrolüne sahip ekonomilerdeki tüketiciler ve işletmeler, yerel para birimleri yerine dijital dolarları tercih etmektedir.
EndGame Macro araştırmacıları bu trendin kripto para abartısı olmadığını, küresel para akışlarında yapısal bir değişim olduğunu savunuyor. Bu çerçevede, stablecoin’leri “dolar sisteminin dijital kenarı” olarak adlandırıyorlar.
Dolar Bazlı Gelecek: Yeni Risklerle Birlikte
Çoğu büyük stablecoin, kısa vadeli ABD Hazine tahvilleriyle desteklenmektedir ve bu nedenle ihraççıları ABD finansal sistemine önemli ölçüde maruz bırakır. Aynı zamanda, gelişen piyasalarda geleneksel banka hesaplarından çok daha yüksek getiriler sunarlar.
Bu durum bir paradoks yaratıyor: stablecoin’ler ABD dolarının küresel etkisini güçlendirirken, enflasyonla ya da sermaye kaçışıyla mücadele eden ülkeler için parasal özerkliği zayıflatıyor.
SponsoredIMF ekonomisti Eswar Prasad şöyle diyor: stablecoin’ler finansal kapsayıcılığı artırırken, aynı zamanda “dolar hakimiyetini güçlendirebilir” ve ekonomik gücü büyük kurumlar ve teknoloji şirketleri arasında yoğunlaştırabilir.
Rapor, hızlı ve düzensiz benimsemenin, özellikle piyasa stres olayları sırasında kullanıcılar dolar destekli varlıklara hızla yöneldiğinde ya da uzaklaştığında, sermaye akışının volatilitesini artırabileceği konusunda uyarıyor.
IMF’nin başlıca endişelerinden biri, düzenleyici parçalanmadır. Stablecoin’ler genellikle ulusal politikaların uyum sağlayabileceğinden daha hızlı sınırları aşar. Fon’a göre bu, arbitraj fırsatları ve izlenemeyen likidite birikimi yaratır.
ABD, AB ve Japonya gibi büyük ekonomiler daha net framework’ler geliştirmektedir. Ancak birçok gelişen piyasa, rezerv kalitesi, iade hakları veya ihraççı denetimi konusunda hala yönergelere sahip değil.
Bu uyumsuzluk, daha zayıf ekonomileri dijital dolarlara yönelik ani talep değişikliklerine karşı savunmasız bırakıyor ve zaten zor durumda olan bankacılık sistemlerini potansiyel olarak istikrarsızlaştırıyor.
Sponsored SponsoredBu durum, Standard Chartered’ın yakın tarihli raporuyla uyumlu. Raporda, stablecoin’lerin gelişen piyasa bankalarından 1 trilyon dolar çekme potansiyeline sahip olduğu belirtiliyor; çünkü tasarrufçular mevduatlarını dijital dolar varlıklarına aktarıyorlar.
Bankanın BeInCrypto ile paylaştığı bir e-postada şu ifade yer aldı: ‘Stablecoin’ler büyüdükçe, birkaç beklenmedik sonucun ortaya çıkacağını düşünüyoruz, bunların ilki, mevduatların gelişen piyasa bankalarından ayrılma potansiyeli.’
Güney Afrika, kısa süre önce riski teyit etti ve stablecoin’lerin gelişen pazar bankalarının finansal istikrarını tehdit ettiğini belirtti.
Dikkat Çekici Uyarı!
IMF’nin uyarısı, daha geniş bir kabulün işaretini taşıyor: stablecoin’ler artık marjinal değil; küresel likidite, zincir üstü trading ve dijital ödemelerin merkezindeler.
Onların artan hakimiyeti, neden stablecoin piyasa değerlerinin, Bitcoin ve Ethereum’un yanı sıra likidite koşulları da dahil olmak üzere kripto para piyasası döngülerini sık sık önde götürdüğünü de açıklıyor.
IMF’nin, rezerv şeffaflığı, sınır ötesi denetim ve asgari sermaye standartlarına odaklanan ayrıntılı bir politika yol haritasını 2026’nın başlarında yayımlaması bekleniyor.
Stablecoin akışları hızlanırken ve benimsenmesi gelişen pazarlar genelinde derinleşirken, düzenleyicilerin dijital dolarların uluslararası değer transferinde varsayılan yöntem haline gelmesinden önce küresel kurallar belirlemek için daralan bir zaman dilimiyle karşı karşıya kaldıkları görülüyor.