Coinbase ICO’lara Dönüyor: Monad Şeffaflık Sağlayabilir mi?

Coinbase, şeffaflık sağlamak amacıyla düzenlenmiş bir platform ile kripto para fonlamasına yapı getirerek token satış piyasasına geri dönüyor. İlk projesi Monad ise, algoritma destekli bir halka arz ile başlayarak Coinbase’in ilk coin arzı (ICO) alanına dönüşünü işaret ediyor.

Ancak, projenin içerden yoğun token dağıtımı, adalet ve merkeziyetsizlik konularında endişeler yaratmış durumda. Bu durum, token lansmanlarındaki eşitlik tartışmalarını yeniden alevlendirdi.

Monad, Coinbase’in İlk ICO Lansmanına Öncülük Ediyor

Coinbase, kripto para fonlamasını yeniden yapılandırmak, şeffaflık ve uyumluluk sağlamak amacıyla düzenlenmiş bir platform başlatarak token satış piyasasına stratejik bir dönüş yapıyor.

Raporlara göre, borsa her ay yaklaşık bir token satışı düzenlemeyi planlıyor ve bir haftalık satın alma penceresinin ardından token’ları adil bir şekilde dağıtmak için algoritma kullanacak. Sadece doğrulanmış ve uyumlu kullanıcılar katılabilecek ve tüm işlemler USD Coin (USDC) ile gerçekleştirilecek.

Ölçeklenebilirliğe odaklanan bir Katman-1 blockchain olan Monad, bu sistem aracılığıyla çıkış yapacak ilk proje olacak.

Satış, toplam arzın %7,5’ini serbest bırakacak ve 2,5 milyar dolar değerleme ile yaklaşık 187,5 milyon dolar toplamayı hedefliyor.

Ancak, Monad’ın token dağıtım detayları, adalet ve yönetişim konularında önemli sorular ortaya çıkarıyor.

Monad’ın Tokenomics Sebebiyle Analistlerin Endişesi

Monad’ın yaklaşan token satışı, sadece ölçeği nedeniyle değil, aynı zamanda çoğu analistin oldukça yoğunlaşmış bulduğu token dağıtım modeli nedeniyle de dikkat çekti.

Kurucu takım arzın yaklaşık %27’sini elinde bulundururken, risk sermayesi yatırımcıları %20’sini kontrol ediyor. Toplum için yalnızca %7,5’lik bir pay açık, bu da token’ların büyük kısmını içeridekilere bırakıyor. Böyle bir model, adalet ve kontrol konularında endişe uyandırıyor.

Ayrıca, arzın yaklaşık %38,5’i ekosistem geliştirme için tahsis edilmiş durumda. Bu tür tahsisatlar büyüme teşviki ve ortaklık finansmanı için hedeflenmiştir. Ancak yönetim gücünün token sahipliğine dayandığı durumlarda, bireysel yatırımcıları seyreltebilir.

Benzer tokenomics yapısına sahip projeler, merkeziyetsizlik ve içerideki kontrol arasında denge kurmakta sıklıkla zorlanmıştır. Büyük rezervler de genellikle içsel çıkarları toplum ihtiyaçlarının önüne koyma eğilimindedir.

Bu faktörler, Monad’ın satışını, token satışlarını bir zamanlar tanımlayan kapsayıcı ruhu zedeleyebilecek, yüksek içerdekilerin tahsisleri ve indirimli giriş fiyatları ile adalet ve şeffaflık üzerine yeniden alevlenen ICO sonrası tartışmanın merkezine yerleştiriyor.

Coinbase’in düzenlenmiş bir aracı olarak katılımı, bir güvenilirlik ve denetim katmanı ekliyor, ancak Monad’ın arz tasarımındaki yapısal dengesizlikleri tamamen ortadan kaldıramıyor.